Okumayı Cumhuriyetin ilk eğitmen/öğretmenlerinden Sefer Dedem’in köy okulundaki sınıfında öğrenmiştim. 4,5 yaşlarındaydım. En erken çocukluktan kalan güçlü bir anıdır. Dayım, Teyzem öğretmendi. Ben Gökçeada Atatürk Öğretmen Lisesi’nde yatılı okudum.
1983 yılında üniversite sınavına girerken tek tercihim vardı. Siirt Öğretmen okulu. 2 yıllık. Urfa’ya en yakın yer. Hemen para kazanacağım ve severek yapacağımı düşündüğüm bir işti. Son gün sınav öncesi tercihi değiştirdik, ağabeyim ve arkadaşlarının da önerisi ile. Sonra Malum ODTÜ’yü kazandım.
Lisede öğretmenler günü için düzenlenen yarışmada “sihirli eller” adlı kompozisyonla birinci olmuştum; Dokunduğunu farklı yapan, katkı sağlayan, değişime yol açan, karanlığa ışık tutan sihirli eller. Ancak, öğretmeleri sadece okulda ders veren anlatan meslek erbabı gibi düşünmüyorum. Bu görevi farkında olmadan yerine getiren hayatımızda bize öğretmen olan kişileri de anmak gerek.
Öğretmen ve öğrenme karşılıklılık içerir. Sen öğretirken de öğrenirken de değişirsin. Zaman zaman şimdi üniversitelerde konuk olarak katıldığım derslerde hala o birlikte bir şeyleri paylaşma heyecanını duyuyorum. Halen öğrenciyim. Haziran 2020 de Klinik Psikoloji yüksek lisansını bitirdim. Halen devam ettiğim uzun süreli 3 terapi eğitimi var. Öğrenme süreç. Öğrenmeye açık olma da önemli. Hayatın kendisi zaten iyi bir öğretmen. Bırakın ellerine. Yeni şeyler öğrenin, deneyin. Bildiklerinizi de paylaşın bilene de danışın.
Sevgiyle dostlukla..
24 Kasım 2018.
revize. 24 Kasım 2020