Çoğunlukla bir konuda sohbette karşımızdaki söze başladığında ilk duyduğumuz sözcük “Hayır” oluyor. Devamında “hayır” denilen şey ile aynı görüşte olunsa bile o ilk refleks, koruma güdüsü veya bir şey mi kaçıyorum duygusu hâkim geliyor. Bize söylenen, anlatılan, dinlediğimiz, önerilen her şeye bir “hayır” demek sadece dil alışkanlığı mı? Daha içerde daha güçlü bir “hayır”ın dışa yansıması olabilir mi?
Her bir kişinin “hayır”ı kendine özeldir. Vardır elbet “hayır” demesinin bir sebebi diye düşünmek gerek.
“Hayır” demek itmek, bir şeyi uzak tutmak. “Evet” ise yakınlaşmak, içeri almak bir anlamda.
“Hayır” demek söylediğin doğru veya iyi değil demek. Oysa “evet” demek karşıdakinin anlatmak isteklikleri ile uyumlanmak, kabul etmek.
“Hayır” demek bazen her eleştiriyi, olumsuz olumlu değerlendirmeleri bütünüyle reddetmektir. Oysa “evet” demek benim de hatalarım olabilir, söylediklerinden nasıl yararlanabilirim demek.
“Hayır” bir anlamda olmaz demek. “Evet” ise “neden olmasın, nasıl mümkün olur”a kapı aralamaktır.
Bazen de öyle dalar ve korkularımızdan kurtuluruz ki bir boş anımızda söze “evet” diye başlar hemen ardından “hayır” deriz. “Evet Hayır” aslında tam da yakalandığımız noktadır. Evet denerek başladığı için pimanlıktır, korkunun yüze vurmasıdır, ürkekliktir.
“Evet” seninle aynı görüşteyim, haklısın diye anlaşılacaktır. O kalkanlar kuşanıldıktan sonra ise sonuna eklenen “hayır” ise bir kaçış alanını canlı tutmaktır. Güzel bir cümleye “ama” diyerek devam etmek gibidir. Gereksiz yere tedirginliktir.
“Hayır” diye konuşmaya başlayana sorsanız “neden hayır” göreceksiniz ki kendi “hayır”ına bile “hayır” diyerek başlayacaktır söze. Oysa hayatta iki “hayır” bir “evet” olmuyor. “hayır”lar daha bol oluyor sadece. Keyifle yakalamayı sevdiğim bir oyundur “hayır”ları izlemek.
Hayatı güzel kılan hayırları doğru yerde kullanmaktır. Hayır denmesi, hayatımızda sınır konulması, uzak tutulması gerekenler için gereklidir. O “hayır”ların gücü belki gereksiz “hayır”ların azalması ile olur. Her daim “hayır” diyenin gerçekten “hayır” dediği durumlar da sıradanlaşır bir süre sonra.
Benzer şekilde her şeye “evet” diyen uyumlu olmak, empatik, destekleyici olmak adına hayır diyememek de bu kez “evet”leri anlamsız kılar. Evet demek bilerek isteyerek anlayarak içselleştirerek olmalı.
“Evet”; “evet” olmalı, “hayır” da hayır. Yeterli yerli yerinde olsun. “Evet hayır” olmasın.
