İnsanlar iki soydan gelir; İnekler ve tavuklar

İnsanlar kabaca iki soydan gelir derler. İnekler ve tavuklar.

İnek dediğin hayvan sakin sakin otlar. Yavaş hareket eder. Günde 20 litre süt verir. Köyün haberi bile olmaz. Hemen her gün de verir. Bazen az bazen biraz fazla.

Tavuk dediğin ise sürekli bir koşuşturmaca içindedir. Habire gagalar bir şeyi. Sakinlik hak getire. Hele bir de yumurta verdi mi tüm köy duyar. Her gün de vermez.

Etrafımıza baktığımızda insanların davranışları açısında inekler ve tavuklar ile benzerliklerini  görürüz. Yaptığı işi abartan, illa el aleme duyuran hak ettiği ilgiden fazlasını isteyen, çalışıyormuş gibi görünen tipler vardır. Ama gün sonu geldiğinde ürettiği incir çekirdeğini doyurmaz. İlgi isterler, beğenilmek, ödüllendirilmek isterler. Biraz az ilgi olsa yumurtadan kesilirler.

İnek gibi olanlar ise sessiz sedasız işine odaklanan+, zamanının çoğunu hedeflerine yönelik geçiren uysal, uyumlu, bir köşede abartısız tiplerdir. Çok da seslerini, gösterişlerini abartılarını, dünyayı ben yarattım havalarını duymazsınız, görmezsiniz. Mütevazidirler. “Yok canım”cıdırlar. İltifatı da alamazlar. Ama bol bol verirler. İşinin büyüğünü onlar yapmıştır ama sesi çıkan başkasıdır. İnek olmak da tabii ayıp değil tavuk olmakta bütün iş hakkını almakta, bunların farkına varıp ne bir yumurta için avaz avaz bağırmak ne 20 litre içip sesiz kalıp hak ettiğinden daha azını almak.

Hayatın farklı alanlarında farklı kimliklerimizde (ebeveyn, patron, çalışan, arkadaş, sevgili, evlat..)  kısmen veya tamamen inek de tavuk da olabiliriz. Bunları dengelemektir hayat. Farkında olmak ve kendimize göre esneyebilmektir, uçlar arasında.

30.07.2019

Leave a Reply

Fill in your details below or click an icon to log in:

WordPress.com Logo

You are commenting using your WordPress.com account. Log Out /  Change )

Facebook photo

You are commenting using your Facebook account. Log Out /  Change )

Connecting to %s